Aksoy Araştırma Bugünün iktidarı yakın geleceğin muhalefeti

Uzun süredir anlamlı oy hareketiyle karşılaşmıyoruz. Özellikle yeni olaylar yaşanmadığı sürece bir oy geçişi neredeyse yok. Mesela Deprem bile aynı ay yaptığımız ölçümde muhalif blokta zannedilenin aksine iktidarda sadece 1, 2 puanlık bir kayıp yaratmıştı. Bu kadar büyük bir felaketti. Oradaki organizasyon bozukluğu eksikliğine rağmen anlamlı bir oy hareketi olmamıştı. Seçmenin aslında herkesin şöyle bir beklentisi var. Muhalefet güçlü bir proje çıkaracak sonuçlar değişecek, iktidar bir hamle yapacak, özellikle moda deyimle “şapkadan tavşan çıkaracak“ sonuçlar değişecek.

Çok büyük bir devasa, bir şok edecek bir şey yaşanmadığı sürece ya da hukukçuların deyimiyle hayatın olağan akışına uygun devam ettiği takdirde bu sonuçların büyük oranda değişmemesini bekliyoruz.

Oy oranları AKP, %31. 9 CHP, 27. 8, iyi parti, 11. 4, HDP 10.3. Diğer partiler. Şubat ayındaki ilk araştırma gruplarımıza gördüğüm kadarıyla iyi parti ve HDP ile anlamlı sayılabilecek bir düşüş var. Diğer partiler de pek bir anlamlı değişiklik yok.

Sadece diğer partiler bloğunda da 4 puanlık yaklaşık bir artış var ama arada bir araştırmamız daha oldu, oy hareketi açısından bakarsak AKP de 1 – 2 hafta önceki ölçüme göre bu çalışmadan 2 hafta önce yaptığımız ölçüme göre AKP de bir puan kadar artış söz konusu.

Cumhuriyet Halk Partisi’nin oyunda 0,6 oranında düşüş söz konusu İyi Parti’nin oy oranı bir öncekine benzer. Özellikle müzakere sürecinin hemen öncesinde İyi Parti yaklaşık 14 puan üzerinde bir oy oranı görüyorduk. Şimdi 11’lerde yani o süreç bir kayıp yaşattı. Ama sonuçta %11’lik oyunu da koruyor. Tip’te ve memleket partisinde bir hareketlilik var. Önceki oy oranlarına göre %1 %2 düzeyinde bir artışlar söz konusu. Onun dışında diğer partilerde rutinine doğru gidiyor ama Deva, Gelecek ve Saadet Partisi’nde de eski oy oranını görüyoruz.

Burada millet İttifakı’nın adayı Kemal Klıçdaroğlu mu kazanır? yoksa cumhur ittifakı’nın adayı Erdoğan mı kazanır diye soruyoruz. 52,5 Kemal Kılıçdaroğlu, 47,5 Erdoğan. Arada 5 puanlık bir fark var.

Bu şu açıdan önemli, yıl sonunda yaptığımız çalışmalarda, bu durum ters olmuştur. Yani Erdoğan’ın kazanacağına dair beklenti az farkla da olsa öne geçmiş. Şimdi yeniden sayın Kılıçdaroğlu’nun kazanacağına dair beklenti, daha doğrusu muhalefet bloğunu ve sayın Kılıçdaroğlu’nu kazanacağına dair beklenti artmış durumda.

Bunu bir de şu gerçek üzerinden de yorumlarsak daha doğru bir sonuca varırız. Biliyorsunuz, sayın Kılıçdaroğlu’nun adaylığı açıklanana kadar hem muhalefet içerisinde hem iktidar bloğunda hem kamu arasında tırnak içerisinde “kazanamayacak aday” söylemi çok yoğun kullanılmıştı. Adeta bu bir kampanyaya dönüşmüştü. Bütün bu negatif yatırıma rağmen negatif iletişim yatırımına rağmen adaylığı açıklandığından kısa bir süre sonra, az farkla da olsa kazanacak aday olarak çoğunluk tarafından görülmeye başlandı.

Üstelik biz bu ölçümü yaptığımızda henüz seçim kampanyası startı verilmemişti. Şimdi son birkaç gün içerisinde artık görsel içerikler açısından, saha çalışmaları açısından kampanyanın da başladığını görüyoruz. Konya gibi bir kentte anlamlı bir ilginin yoğunluğun olması esnaf ziyaretinin İptal edilmek zorunda kalınması nedeniyle ayrıca bir büyük ve iklim daha oluşacak.

En son gösterdiğimiz grafikte, Millet İttifakı’nın adayı mı, Cumhur İttifakı’nın adayı mı kazanır diye sorduğumuz araştırma bulgularını gösterdik.

Araştırma 2 hafta arayla yapıldı. Bu çalışmaları 2 hafta önce ölçtüğümüzde %11. 2 fark çıkıyordu. Son ölçtüğümüzde bu fark %13.6’ya çıktık. Sayın Kılıçdaroğlu 11.2 puanla geçiyordu. Şimdi 13.6 puan farkla geçiyor.

Oranlar da şöyle, 56.8’e, 43. 2 oranlarıyla karşılaşıyoruz. Başlangıç için anlamlı bir fark ama orada daha anlamlı bir bulgu var. O da şu, şimdi bu ölçümden 2 hafta önce yaptığımız ölçümde %11.2’yi bulduğumuzda şöyle bir tartışma karşımızda duruyordu, beklenenin üstünde bir oy farkı var.

Beklenenin üzerinde bir oy farkı var. Bu gerilimin ardından uzlaşma ve adayın netleşmesi iyi bir takımla açıklanması, bunun yarattığı bir rüzgarla mı çıktı? Özetle iktisatçı deyimiyle bakacak olursak durum sürdürülebilir.

Bu sürdürülebilir mi? Sorusu var. Büyük büyük soru olarak karşımızda duruyordu. Yani sonraki ölçümlerde gerileyecek mi, koruyacak mı ve arttıracak mı? Hemen 2 hafta sonra yaptığımız ölçümde sadece korumayı bırakın 2 puan daha arttırdığını görüyoruz, 2. 4 puan artırdığını görüyoruz. Dolayısıyla ilk bulgular sürdürülebilir olacağı yönünde.

Bunun yanında seçmendeki kararlılıkları da eklediğimizde daha da güçlü hale geliyor. Bu arada kararlılık sadece muhalefet seçmeninde değil, iktidar seçmeninde de bir kararlılık söz konusu.

Yani ne olursa olsun Erdoğan’dan veya AKP’den vazgeçmeyen %30’luk kitle var. Keza aynı şekilde %6,5 – 7,5 arasında gezen bir oy oranı ile milliyetçi hareket partisi için benzer bir durum söz konusu.

Bugünün iktidarı yakın geleceğin muhalefeti, bugünün muhalefet yakın geleceğin iktidarı oluyor, değişim geliyor gibi gözüküyor.

Yorum yapın